Antikapitalist Müslümanlar ve Hayvan Hakları

Antikapitalist Müslümanlar ve Hayvan Hakları
Hakim düzene karşı eylemleriyle ve muhalefet biçimleriyle kendilerinden sıkça söz ettiren Antikapitalist Müslümanlar'a  hayvan hakları konusunda neler düşündüklerini sorduk. 

İlk olarak 2012 yılında yayınladığı manifestoyla gündeme gelen, geçtiğimiz yıl ise Gezi Direnişi'ne verdiği fiili destek ile dikkatleri üzerine geçen Antikapitalist Müslümanlar'ın hayvan hakları hakkındaki düşüncelerini merak ettik. Verilen yanıtların sonunda ise mevcut koşullarda hayvansal ürünlere ihtiyacımız olmadığı vurgusunu tekrar yaptık ve kurban ile İslam konuları üzerine kendileriyle birkaç kaynak paylaştık. Ancak aşağıda elbette tartışmasız ve yorumsuz olarak Antikapitalist Müslümanlar'ın yanıtlarına yer verdik.



Öncelikle manifestonuzda vurguladığınız eşitlik, özgürlük ve adalet kavramları, söz konusu insan dışındaki hayvanlar olduğunda sizin için nasıl bir anlam ifade ediyor?
Sünnetullah dediğimiz doğal düzen içerisinde yer alan tüm tüm yaratılmışları kapsıyor eşitlik-adalet ve özgürlük kavramları.
 Hayvanların metalaştırılması, köleleştirilmesi veya sömürülmesi sonucu elde edilen hayvansal ürünleri tüketmeyi, İslami açıdan nasıl görüyorsunuz?
İhtiyaç harici, kâr elde etme hırsıyla fazladan üretilen her şey israftır ve dolayısıyla haramdır islâma göre. İslâm dini, üretimin ve tüketimin yalnızca ihtiyaç doğrultusunda yapılmasını şart koşan bir dindir. Fakat kapitalizm, ihtiyaç olmasa da tüketimi teşvik eden ve kâr hırsıyla ihtiyaç fazlası üretim yapan ve israf eden bir sistemdir. Dolayısıyla ihtiyacı değil ihtirası dikkate alan böyle bir üretim ve tüketim biçimini elbette reddediyoruz.
Gıdadan, giysiye hayvansal hiçbir ürüne ihtiyaç duymadan yaşanabiliyorken insanların hayvanların tüm hakları üzerinde egemen bir tür olarak kendini görmesi hakkında ne düşünüyorsunuz?
Yeryüzünde yaratılmış her canlının, birbirleriyle ihtiyaçlarından doğan bir iç içe geçmiş ilişki biçimi söz konusudur. İnsanlık tarihinde, ne zaman ki ihtiyaçtan fazla üretim yapılmaya başlanmıştır, o vakit bütün canlılar köleleştirilmeye başlanmıştır. Biz tüketimin yalnızca ihtiyaca dönük yapıldığında, bu kölelik ilişkisinin ortadan kalkacağını düşünüyoruz. İnsan, yeryüzündeki hiçbir şeyin sahibi değildir ve hiçbir şeye egemen olmamalıdır. Yalnızca o rızıklardan ihtiyacını karşılamalıdır. İhtiyaca dönük üretilen her şeyin de, olabildiğince uzun süreli kullanıma elverişli olması gerekmektedir. Ne kadar uzun süreli kullanılırsa, o kadar az şeye ihtiyaç duyulacaktır ve bu da tüketimi olabildiğince azaltacaktır. Bütün insanların, ihtiyaçlarını giderecekleri her hususta bu anlamda bir duyarlılık taşıması gerekmektedir. 
(fotoğraf: http://www.antikapitalistmuslumanlar.org/manifesto.htm)
Kimileri veganlığı “haram” olarak nitelendiriyor. Veganları “Allah’ın onlara sunduğu nimetleri geri çevirmekle” yargılıyorlar. Siz veganlık ile İslam arasında bir çelişki görüyor musunuz?
Veganlık; eğer bitkisel ve hayvansal gıdalarda ihtiyaç fazlası endüstriyel üretime karşı çıkıp, insanlığı böylesi bir tüketim ilişkisinden alıkoymaksa, bu İslâma uygun bir tavırdır. Fakat gerek bitkisel, gerekse hayvansal gıdaların, yani insanlığın alması gereken besinlerin ihtiyaç oranında tüketilebilmesi de gerekmektedir. Bildiğimiz kadarıyla bunlardan tümden vazgeçmek mümkün olamıyor. İhtiyaç oranında tüketmek kaçınılmaz oluyor. Yani bizce Kur’an’ın temel kıstası olan ihtiyaç doğru belirlenir ve ona dönük tüketim yapılırsa, bu haram olmaktan çıkar ve helal dairesinde değerlendirilir.
Kurban kesme ritüelini müslüman veganlar – doğal olarak – reddediyor. Sizin kurbana bakış açısınız nedir?
Kurban, Ortadoğu halklarının binlerce yıldır uyguladığı bir ritüeldir. İslâmdan önce de var olan bir ritüeldir. Temel amacı, hayvansal besine ihtiyacı olup da ulaşamayan insanların, bu ihtiyaçlarının karşılanması ve bu vesileyle bir dayanışma sergilenmesidir. Yine burada temel amaç ihtiyacın karşılanmasıdır. Ne yazık ki kapitalizmin hüküm sürdüğü coğrafyamızda, kurban bayramlarında kesilecek hayvanlarsa ihtiyaca yönelik belirlenmemektedir.  Bu yüzden bir zulüm ortamı doğması da kaçınılmaz oluyor.  
"Hayvan deneyleri insanların değil kapitalistlerin yararına"
İnsanların veya diğer hayvanların “yararına”, hayvanlar üzerinde deney yapılmasını İslam açısından nasıl karşılıyorsunuz?
Hayvanları kullanarak yapılan deneyler insanlığın değil, kapitalistlerin yararına yapılmaktadır. Birilerini zenginleştirmenin aracı olarak kullanılmaktadır hayvanlar. Üstelik, özellikle ilaç sektöründe insanların da denek olarak kullanıldığını bilmekteyiz. Bu büyük bir zulümdür. Gerçekten insanlığın yararına bir şeyler yapılması isteniliyorsa, elde ettikleri bilgileri ve ortaya çıkardıkları değerleri satmak yerine, Allah rızası için insanlıkla paylaşsın kapitalistler. Doğadan hiçbir ücret ödemeden ulaştıkları nimetleri, ticari eşya haline getirip yalnızca kendi çıkarına kullanmak ve satmak ahlaksızlıktır. Hastalıkların ortaya çıkmasına en büyük sebep, insanlığın doğal yaşamdan tamamen kopmuş olmasındandır. Hem hastalıkları üreten, hem de ona çözüm getiriyoruz adı altında ticaret yapan bir sistemdir kapitalizm. Keza kozmetik sektörünü de ihtiyaç  gibi gösteren kapitalizmdir. Özellikle kadınları cinsel metâlara dönüştüren, erkekleri de bu doğrultuda düşünmeye teşvik eden bir algı yönetimi yapılmaktadır. Dolayısıyla kozmetik sektörünün de yoğun olarak kullandığı bir yöntemdir hayvanları denek olarak kullanmak. Biz bütün bunların, sistemin yarattığı sorunlar olduğunu düşünüyoruz.
Antikapitalist Müslümanlar'a ilk olarak 2012 yılındaki hayvan hakları eylemine destek vermeleri için ulaşmıştık. O zaman için destek alamamıştık. Gezi Direnişi’nin ardından pek çok grup yakınlaştı ve birbirinin mücadelesini daha iyi anlama fırsatı buldu. Hayvan hakları konusunda Gezi Direnişi sonrası görüşlerinizde değişiklik oldu mu acaba?
Hayvan haklarına destek vermekten kastınız, kurban ibadetinin yok sayılması ile ilgili bir görüş bildirmemiz ve böyle bir eyleme destek vermemizse, bu bizim için mümkün değildir. Ama ihtiyaç fazlası, kâr hırsıyla yapılan üretimin önüne geçmek adına ya da bu sektörlerin kazancını artırmak için hayvanların denek olarak kullanılmaması adına bir destekse beklediğiniz, elbette böyle bir desteğe evet deriz. Bizim Kur’an’dan edindiğimiz bilinç, yeryüzünde yaşayan tüm canlıların, ihtiyaçlarını doğru belirlemek ve bu doğrultuda bir tüketim ilişkisine girmek gerektiğidir. Yaratılmış her şey birbirinden bir şekilde beslenmektedir. Doğal denge bunun üzerine kurulmuştur. Anti-Kapitalist Müslümanlar olarak; doğal dengeyi korumak ve yeryüzünü cennet olabilecek bir forma sokmak adına, eşitlik-adalet-özgürlük ve barıştan yana olan her kesimle, her türlü işbirliğine ve mücadeleye biz varız.

Vermiş oldukları yanıtların sonunda Antikapitalist Müslümanlar ile paylaşılan bağlantılar:
 İslam ve veganizm:http://www.islamicconcern.com/
  
*Metnin tamamı VeganTürkiye'ye aittir. Yararlanılan kaynaklar ve alıntılar bağlantılarla gösterilmektedir.
  
 

Yorum Gönder

0 Yorumlar